Baş boyun kanserlerinin herhangi bir tipi nedeniyle (gırtlak, dil, boğaz, ağız içi, yutak, geniz, sinüs, tükrük bezi vb) herhangi bir tedavi görmüş (cerrahi, ışın-radyoterapi, kemoterapi) tüm hastalar en az 5 yıl takip altında olmalıdır. Hastalığın evresi erken (evre I-II) veya ileri (evre III-IV) olsa da bu kural değişmez. Ayrıca tedavi sonrası tümör tamamen ortadan kalkmış, klinik olarak kür yani iyileşmiş olan hastalar için de durum aynıdır. Tedavi bitiminden sonra 5 yıllık dönemde herhangi bir nüks (yeniden tümör oluşması) tespit edilmezse hastalar pratik olarak hastalıktan kurtulmuş sayılırlar ve çoğu hasta tamamen takipten çıkarılır. Tabi bazı istisna tümör tiplerinde daha uzun takip gereklebilir.
Tedavi sonrası hasta takiplerinin sıklığı hastalık tipine göre değişir. Genelllikle ilk 1 sene 2 ayda bir, ikinci sene 3 ayda bir kontroller yapılır. Bu kontroller mutlaka hastalığı başından beri izleyen KBB uzmanı tarafından yapılmalıdır. Kontrollerde gözle ve elle muayenenin yanısıra endoskopi yöntemleri ve bazı kontrollerde ise akciğer grafisi, MR, BT, PET gibi görüntüleme yöntemleri kullanılır. Kontrol yapan hekim şüphe duyarsa, tekrar biyopsi yani parça almak gerekebilir.
Bu takiplerin düzeni olarak yapılması 2 açıdan çok önemlidir. Birincisi olası bir nüksü çok erken yakalamak ve gerekli ileri müdahaleleri kısa zamanda uygulamak. İkincisi ise eşlik edebilecek veya sonradan ortaya çıkabilecek nadir ikincil tümörlerin tespit edilmesidir. Bu tümörler genellikle komşu bölgelerde veya akciğerde görülür. Bu ikincil yani farklı tümörlerin en kısa zamanda tedaviye alınması önemlidir.
Bütün bu nedenlerle baş boyun kanseri nedeniyle tedavi edilmiş olan hastaların düzenli doktor kontrolünde kalması çok önemlidir.
